Neoliberalizm Ve Liberalizm Nedir?

Neoliberal politikalar tipik olarak mali kemer sıkmayı, kuralsızlaştırmayı, serbest ticareti, özelleştirmeyi ve hükümet harcamalarının azaltılmasını destekler.

Neoliberalizm genellikle İngiltere’de Margaret Thatcher’ın ve Amerika Birleşik Devletleri’nde Ronald Reagan’ın ekonomi politikalarıyla ilişkisi kurulur. Demokrasiyi, işçi haklarını ve egemen ulusların kendi kaderini tayin hakkını tehlikeye koyma eğilimi de dahil olmak üzere neoliberalizm eleştiri yağmuruna maruz kalmaktadır.

Yazı İçeriği

Neoliberalizm Nedir?

Neoliberalizm, ekonomik faktörlerin kontrolünü kamu sektöründen özel sektöre kaydırmayı amaçlayan hem siyaseti hem de ekonomiyi kapsayan bir politika modelidir. Birçok neoliberal politika, serbest piyasa kapitalizminin işleyişini güçlendirir ve hükümet harcamalarına, hükümet düzenlemelerine ve kamu mülkiyetine kısıtlamalar getirmeye çalışır.

Neoliberalizme genellikle 1979’dan 1990’a kadar Birleşik Krallık Başbakanı, 1975’ten 1990’a kadar Muhafazakar Parti lideri ve liderlikle ilgili olarak Amerika Birleşik Devletleri’nin 40. Başkanı (1981’den 1990) 1989’a kadar Margaret Thatcher hakimdir. . Ronald Reagan. çok yakın tarihlerde, neoliberalizm, kemer sıkma politikaları ve hükümetin sosyal programlara yapılan harcamaları kısma girişimleriyle ilişkisi kuruldu.

Neoliberalizmi Anlamak

Neoliberalizm, bireylerin ve toplumların ekonomik sorunlarına asgari hükümet müdahalesini varsayan bir düşünce okulu olan laissez-faire ekonomisi ile alakalıdır. Laissez-faire ekonomisi, sürdürülebilir ekonomik yükselmenin teknolojik güncellemelere, serbest piyasa genişlemesine ve sınırlı hükümet engeline sebep olacağını iddia ediyor.

Neoliberalizm çokca liberalizmle karıştırılır. Bununla birlikte, neoliberaller genellikle ekonomiye ve topluma liberallerden daha fazla hükümet müdahalesini savunurlar. Örneğin, neoliberaller tipik olarak yükselen oranlı vergilendirmeyi seçerken, liberaller çoğunlukla tüm vergi mükellefleri için sabit oran gibi programlar lehine bu duruşa girmezler.

Ek olarak, neoliberaller, liberteryenler için aforoz olan büyük sektörlerin kurtarılması gibi önlemlere genellikle karşı dururlar.

Liberalizm ve Neoliberalizm

En derin anlamıyla, liberalizm genel bir politik felsefedir; özgürlüğü yüksek bir standartta tutar ve hükümetin rolü dahil ancak bununla sınırlı olmamak üzere toplumun tüm sosyal, ekonomik ve politik yönlerini açıklar. Neoliberalizmin politikaları ise daha dar kapsamlıdır. İlk olarak piyasalar ve ekonomiyi etkileyen politikalar ve önlemlere odaklanırlar.

Neoliberalizm Eleştirisi

Neoliberalizme karşı birçok eleştiri bulunuyor.

Kamu Hizmetlerinde Serbest Piyasa Yaklaşımı Yanlıştır

Neoliberalizme yönelik yaygın eleştirilerden biri, sağlık ve eğitim gibi alanlarda serbest piyasa yaklaşımını savunmanın yanlış olduğu, çünkü bu hizmetlerin kamu hizmeti olduğudur. Kamu hizmetleri, diğer sektörlerle aynı kâr güdülerine sahip değildir. Dahası, sağlık ve eğitime yönelik serbest piyasa yaklaşımı, eşitsizliğin yükselmesine ve ekonomilerin uzun vadeli sağlık ve hayatta kalma için ihtiyaç duyduğu kaynakların (sağlık ve eğitim) yetersiz finansmanına sebep olur.

Tekeller

Batı dünyasında neoliberal politikaların benimsenmesine, artan servet ve gelir eşitsizliği eşlik etti. Nitelikli işçiler daha yüksek ücretleri yönetebilirken, düşük vasıflı işçilerin ücretleri durgun görme olasılığı daha yüksektir.

Neoliberalizmle ilişkilendirilen politikalar, tüketicilerin zararına şirket kârlarını artıran tekellerin varlığını teşvik etme eğilimindedir.

Artan Finansal İstikrarsızlık

Neoliberalizm taraftarlarının sıklıkla iddia ettiklerinin aksine, sermayenin kuralsızlaştırılması ekonomiye mutlaka yardımcı olmaz. Bunun yerine, sermayenin serbest bırakılması, zaman zaman dünya çapında şok dalgaları gönderen daha geniş ekonomik şoklar da dahil olmak üzere artan finansal istikrarsızlığa yol açtı.

Aslında, Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) neoliberalizm hakkındaki raporu, artan sermaye akışlarının, olumsuz iş çevrimleri riskinin artmasında bir faktör olduğunu gösteriyor.

Eşitsizlik

Neoliberal politikaların eşitsizliği artırabileceği ortaya çıktı. Böyle bir eşitsizlik, bir ekonominin uzun vadeli büyüme beklentilerini engelleyebilir. Bir yandan, düşük gelirliler sınırlı harcama gücüne sahiptir. Aynı zamanda, zenginleşenlerin tasarruf etme olasılığı daha yüksektir; bu durumda, neoliberallerin öngördüğü gibi servet olmaz.

Küreselleşme

Son olarak, neoliberalizmin ekonomik verimliliğe yaptığı vurgu, muhaliflerin egemen devletleri kendi kaderini tayin hakkından mahrum ettiğini iddia ettiği küreselleşmeyi teşvik eder. Neoliberalizm karşıtları da devlete ait işletmelerin özel şirketlerle değiştirilmesi çağrılarının verimsiz olduğunu söylüyorlar: özelleştirme üretkenliği artırabilirken, dünyadaki sınırlı coğrafi alan nedeniyle toparlanmanın sürdürülebilir olmayabileceğini savunuyorlar. Dahası, neoliberalizmin muhalifleri onun anti-demokratik olduğunu, sömürüye ve sosyal adaletsizliğe yol açabileceğini ve yoksulluğu suç haline getirebileceğini ekliyor.